Hamza Albayrak Köşe Yazısı
BM ve TÜİK’e göre TÜRKIYE
BM’nin (Birleşmiş Milletlerin) ; Gayrisafi yurt içi hasıla, sosyal destek, ortalama sağlıklı yaşam süresi, vatandaşların kendi hayatlarıyla ilgili karar alabilme özgürlüğü, cömertlik, ve ülkedeki yolsuzluk düzeyini ; 149 ülkeden insanlarla görüşerek hazırladığı ;
Dünya Mutluluk Raporunda ; Türkiye 104’cü sırada yer aldı.‼️Türkiye 156 ülke arasında ; 2019’da 79 ve 2020’de 93’cü sırada yer almıştı.
TÜİK’in (Türkiye İstatistik Kurumunun ) her yıl birkez yayınladığı , Gelir ve Yaşam Koşulları Araştırması verilerine göre ; tablo maalesef bir önceki yıla göre daha olumsuz.‼️
Yoksulluğun yayılıyor olması.
2019 yılında Türkiye’de yoksul sayısı ; 17,2 milyondan , 2020 ‘de 17,9 milyona çıkmış. Pandeminin ve ekonomik etkilerinin henüz yansımadığı bu araştırma sonucuna göre, Türkiye’de 700 bin kişi daha yoksul hale gelmiş olup, bunun 120 bini Yüksek Okul mezunudur.
2020 yılında 6 milyona yakın yurttaşımızın işini ya da pandemi uygulamaları (kısa çalışma ödeneği ve ücretsiz izin) nedeniyle gelir kaybettiği ve yoksulluğun bulaşıcı bir hastalık gibi yayılarak, YOKSULLUĞUN her açıdan derinleştiği.2015 yılında 22 kat olan en zengin %5 ve en fakir %5’in ortalama gelirleri oranı, 30 katına çıkmış. Bir önceki yıla kıyasla en yoksul kesimin medyan geliri bir yılda sadece %4,8 artarken, en varlıklı kesimin gelir artışındaki oran %23,47 olmuş. %20’den fazla yıllık gelir artışına sahip tek grup da ZENGİNLER olmuştur.
Orta sınıf yok olup, zengin daha zenginleşiyor ve fakir daha fakirleşiyor.Yani yoksulluk kalıcı hale geliyor. Son veriler ışığında 11,2 milyon insanımızın sürekli yoksullukla karşı karşıya olduğu görülüyor.Velhasıl yoksulluk ve yoksunluk bir kadere dönüşüyor.
Türkiye’de pandemi ve ekonomik krizlerin de etkisiyle artan yoksulluk tek gündemimiz olmak zorunda.İstihdamın arttırılmasına yönelik önlemler, vergi politikalarının bu bakış açısı ile yeniden düzenlenmesi ve sosyal yardımların miktar ve etkinliğinin arttırılması ve şeffaflık öncelikli olarak şart!
Türkiye 3’Y (Yolsuzluk, Yoksulluk ve Yasaklar )ile mücadeleye 2002 ve 2007 döneminde olduğu gibi devam ederek, istisnasız MAFYA – İŞADAMI ve SİYASETÇİ Işbirliği ve Yolsuzlukları
araştırılıp, soruşturularak ZANNA ve İFTİRAYA fırsat verilmemeli, suçluların tesbitiyle haklarında İdari ve Adli yönlerden takibat yapılmalıdır.🤲🇹🇷
Selâmun aleyküm.
Hamza Albayrak
22.dönem Amasya Milletvekili.