AMASYA’DA FESTİVAL COŞKULU BAŞLADI

AMASYA’DA FESTİVAL COŞKULU BAŞLADI

Amasya’da Uluslararası Atatürk, Kültür ve Sanat Festivali, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün kente gelişinin canlandırılması, konvoy, resmi açılış töreni ve konserle başladı.

Atatürk’ün 12 Haziran 1919’da Amasya’ya geldiğinde karşılandığı Cülüs Tepe mevkiinde temsili töreni yapıldı. Karşılama heyetinde bulunan Amasya Müftüsü Hacı Hafız Tevfik Efendi, “Paşam bütün Amasya emrinizdedir” sözleriyle Atatürk’ü karşıladı. Samsun’dan getirilen özel aracıyla konvoya öncülük eden Atatürk’ü ve beraberindekileri temsil eden oyuncuların peşinden Vali Mustafa Masatlı, Belediye Başkanı Mehmet Sarı, Tugay Komutanı Albay Mehmet Atlı, protokol üyeleri ile vatandaşların yer aldığı araçlarla Cülüs Tepe’den Yavuz Selim Meydanı’na kadar “Atatürk ve Bayrağa Saygı” konvoyu düzenlendi. Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından Atatürk’ün Amasya’ya gelişinde halka hitaben yaptığı konuşma okundu. Tarihi anlar Amasyalı tiyatrocular tarafından temsili olarak canlandırıldı.‘HÜRRİYET VE BAĞIMSIZLIK YOLUNDA BÜYÜK KATKILARI OLAN BİZLER O ECDADIN TORUNLARIYIZ’
Amasya’nın sadece kurtuluşun değil, kuruluşunda planlarının yapıldığı bir şehir olduğunu söyleyen Belediye Başkanı Mehmet Sarı konuşmasında şunları kaydetti;
“Amasya’mız için çok önemli bir gün. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün mahiyetindeki heyeti ile birlikte Amasya’ya teşrifinin 102. Yılı. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Samsuna çıkışlarıyla başlayan İstiklal Mücadelesinin sürecinin gerçeklemesi Amasya’mızda olmuştur. Yani esas manasını Amasya’mızda kazanmıştır. Bundan dolayı biz Amasyalılar onurluyuz, gururluyuz. Amasya’mız bu zamana kadar pek çok hüzüne, kedere, sevince şahitlik etmiştir. Lakin Türk tarihinin ve Türk milletinin kaderinin değişmesine bizlerin ecdadı ön ayak olmuş, büyük katkı sağlamışlardır. Hürriyet ve bağımsızlık yolunda büyük katkıları olan bizler o ecdadın torunlarıyız. Onların torunları olmaktan her zaman iftihar ediyor ve iftihar edeceğiz.102. yılını kutladığımız o gelişin sırdan bir geliş olmadığını, niyetinin ifşa edileceği, bayraksız, ezansız ve Kuran’sız hayatı hiçbir zaman düşünmemiş olan şanlı milletimiz için son derece önemli olduğumuzu hatırlamamız lazım. Kadınlarımız, kızlarımız, erkeklerimiz, yaşlılarımız O kutlu gelişi hiçbir zaman unutmamalıyız. Ülkemizi yeniden vatan haline getirirken ödediğimi bedel asla unutulmamalı. Gazi Mustafa Kemal Atatürk Amasya’ya gelmeden önce Müftü Tevfik Efendi’ye geleceğini bir telgraf ile haber verdi. Müftü Tevfik Efendi 53 arkadaşı ile Cülüs Tepe’de Atatürk’ü karşıladı. Müftü Tevfik Efendi” Paşam bütün Amasya emrinizdedir” diyerek tekbir verdi. Başta Müftü Tevfik Efendi ve 53 vatansever arkadaşımı saygıyla anmalıyız.12 Haziran 1919’da Amasya’mıza gelmesi bir ümidi ateşlemiş ve Anadolu’yu heycanlandırmıştır.10 gün sonra Amasya genelgesi yayınlanmış. Yani Amasya sadece kurtuluşun değil, kuruluşunda planlarının yapıldığı bir şehirdir. Zafere giden yolda Amasya’mız Atamızı yalnız bırakmamıştır. Millî mücadelenin ateşi burada yakılmış, dünya tarihinde bir ilk yaşanmıştır.102 yıl önce küçük kıyameti yaşayan milletin evlatlarıyız. Yıllarca varlıktan, yokluğa düşmenin girdabında boğuştuk, durduk. Ecdadımızın yaşadığı acı hadiselerden ders çıkarmalı ve geleceğimizi ona göre planlamalıyız. Bin yıllık mazimizle bu toprakların bir parçası olduk. Biz örfü, adeti, inancı olan bir milletiz. Yaşadığımız yerlere ad verdik, eser diktik, adına da vatan dedik. Bir olursak iri oluruz, diri oluruz millet olarak hasımlık değil, hısımlık yakışmaktadır. Tarihimize, kültürümüze, inancımıza el birliği ile her zaman sahip çıkmalıyız. Kıymetli şehrimiz Amasya’mıza büyüğümüzle, küçüğümüzle sahip çıkmalıyız. Bağımsızlığımıza Büyük katkıları olan gazi ve şehitlerimizi minnetle anıyorum. Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını hürmetle yad ediyorum. Mekanları cennet olsun” dedi.

‘AMASYALILARIN ONUR GÜNÜ KUTLU OLSUN’
Daha sonra konuşan Amasya Valisi Mustafa Masatlı ise, “Tarihin tanık olduğu en büyük felaketlerden olan, 1. Dünya Savaşı sonunda mağlup devletler tarafında yer alan Osmanlı İmparatorluğu’nun 30 Ekim 1918’de imzalamak durumunda kaldığı Mondros Ateşkes Antlaşmasının çeşitli maddelerinin ihlali gerekçesiyle; önceden hazırladıkları Osmanlı topraklarını paylaşma planlarını uygulamaya koyan İtilaf Devletleri, yurdumuzu yer yer işgale başlamışlardı. Memleketin işgallerle parçalanmaya başladığı bir ortamda, tek kurtuluş yolunun Anadolu’da başlayacak milli bir mücadele hareketinde olduğunu bilen Mustafa Kemal, millet egemenliğine dayalı tam bağımsız bir devlet kurmanın zamanının geldiğine inanıyordu. Bu düşüncelerle 19 Mayıs 1919’da Samsun’a ayak basan Gazi, 12 Haziran 1919’da halkın büyük bir coşkuyla ve sevgi gösterileriyle karşıladığı Amasya’ya gelmiştir. 14 Haziran’da ise Mustafa Kemal Paşa’nın isteği ile Amasya Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti kurulmuştu. Manda ve himaye söylentilerinin devletin en yetkili ağızlarından bile en muteber çare olarak ifade edildiği bir ortamda, bizzat kendisinin Amasya’mızda kaleme alarak imzaladığı, Amasya Tamiminde geçen ‘Milletin bağımsızlığını yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır.’ ifadesi, Mustafa Kemal’in Türk Milletine duyduğu güvenin ve hürriyete olan inancının apaçık işareti, var olmak ile yok olmak arasında tercihe zorlanmış bir milletin akıllara durgunluk veren kurtuluş mücadelesinin bir özetiydi. 22 Haziran 1919’da yayımlanan Amasya Tamimi’nde; vatanın bütünlüğünün, milletin bağımsızlığının tehlikede olduğu vurgulanarak, milletin ahvalini göz önünde tutmak ve haklarını dile getirip, bütün dünyaya duyurmak için her türlü etkiden ve denetimden uzak, milli bir kurulun varlığının çok gerekli olduğu belirtilmiş ve Sivas’ta bir kongrenin tez elden toplanması kararlaştırılmıştır. Amasya Tamimi, aynı zamanda Kuvay-i Milliye hareketinin yurt geneline yayılmasını sağlayan çalışmaların başlangıcı ve milli egemenliğe dayalı Türkiye Cumhuriyeti Devletinin doğum belgesidir. Mustafa Kemal, Amasya’da kaldığı süre içerisinde; Samsun ve Amasya’dan başlayarak, Erzurum ve Sivas Kongreleri ile yurt geneline yayılan Kuvay-i Milliye hareketinin ve kurtuluş mücadelesinin plan ve programlarını yapmış, bu çerçevede Türkiye Cumhuriyeti’nin doğum belgesi olarak kabul edilen Amasya Tamimini yayımlayarak yurt genelindeki bütün vatandaşlarımızın işgalcilerle mücadelesinde olağanüstü bir heves ve heyecan kazanmasını sağlamıştır. Mustafa Kemal Paşa’nın milli mücadele hareketini halka mal ettiği yer Amasya; bunun kararı ise Amasya Tamimi’dir. Bu duygu ve düşüncelerle Cumhuriyetimizin Banisi Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Amasya’ya teşriflerinin 102. Yıldönümünde tüm Amasyalıların onur gününü kutluyor, saygılar sunuyorum” diye konuştu.

12-22 Haziran Amasya Uluslararası Atatürk Kültür ve Sanat Festivali kutlamaları her akşam pandemi kurallarına uygun olarak 22 Haziran tarihine kadar devam edecek.