ÜNİVERSİTELİLERİN GEÇMİŞE YOLCULUĞU

ÜNİVERSİTELİLERİN GEÇMİŞE YOLCULUĞU

Amasya Üniversitesi Eğitim Fakültesinde verilen Türk Eğitim Tarihi dersini alan öğrenciler Amasya Eğitim Tarihi Müzesine bir ziyaret gerçekleştirdiler.
Gezide öğrencilere eşlik eden ders koordinatörü Dr. Öğretim Üyesi Mustafa Kılınç gezinin önemini şu cümlelerle açıkladı:
”Dünya Eğitim sistemi içerisinde okul ve müze iş birliğine çok önem verilmektedir. Çünkü müzeler toplum kimliğinin oluşmasında önemli bir rol oynamaktadır. Bu bağlamda hem Türk kimliği oluşturulmasında hem de Türk Eğitim Tarihi dersinde anlatılan unsurların somutlaştırılmasında Eğitim Tarihi Müzelerinin etkili olacağı düşünülerek eğitim tarihi müzesi ziyareti gerçekleştirilmiştir. Müze ziyaretlerinde öğrenmenin kalıcılığı, öğrenen kişiye deneyim yoluyla sağlanmaktadır. Bu noktada müze eğitiminin başlangıcı 1793 yılında Paris’teki Louvre’da açılan sergidir. Müze: Halka açık insana ve yaşadığı çevreye dair tanıklık eden malzemelerle araştırma yapan, toplayan, koruyan, bilgi paylaşan ve eğitim ve diğer amaçlarla sergileyen kâr amacı gütmeyen bir kurumdur. Müzeler; milli kültür ve eğitim, insanlığın gelişimi, geçmişi tanımak, güzel sanatlar, tarih yazmak, pedagojik gaye açısından önemlidir. Türk Eğitim Tarihi Dersinde müze ziyareti derse olan ilgiyi artırdığı gibi müzelerinde tanınıp ilgi görmesine yardımcı olmuştur. Bununla berber müzelere dayalı eğitim ve öğretim diğer geleneksel sınıf içi eğitime göre daha kalıcı olmaktadır.
Türk Eğitim Tarihi gibi önemli bir dersin eğitiminde; müze eğitimi alanında pedagojik teori ve uygulanabilecek pratik uygulamalar çok yeterli değildir. Türk Eğitim Tarihi dersi kazanımlarını edinmede eğitimindeki bu eksikliğin giderilmesinde, kendi kültürümüze ait kaynaklar ve örneklerin kullanımı Türk Eğitim Tarihi dersinin öğretilmesinde oldukça önemli bir rol oynayabilir. Türkiye’de son yıllarda öğretmen yetiştirme üzerine yeniden ayrı bir önem verilmeye başlanmıştır. Bu bağlamda kendi kültürüne bağlı modern öğretmen yetiştirme düşüncesinde ülkemizde 81 ilde eğitim müzelerinin açılması bu alanda yapılan çalışmalardan sadece bir tanesidir. Ayrıca bu almaçlar doğrultusunda Başkent’te sadece öğretmen tarihi ile ilgili bir de müze
açılması planlanmaktadır. Genel anlamda müzeler öğrencileri daha etkin kılmada önemli bir fırsattır. Öğrenciler müzelerde somut belgelerle buluşarak Türk Eğitim Tarihi dersi kazanımlarını daha iyi edinmekteler ve eğlenceli zaman geçirmektedirler.
Türkiye’de Eğitim Tarihi Müzeleri açılması kapsamında Amasya Eğitim Tarihi Müzesi ziyareti gerçekleşmiştir. Ziyaretten sınıf ortamında farkına varılamayan öğrenci yetenek ve becerilerinin de açığa çıkarılması hedeflenmiştir. Öğrenciler ziyaret sırasında bir taraftan eğlenerek güzel vakit geçirirken diğer taraftan Türk Eğitim Tarihi dersi içerik ve kazanımlarını elde etmişlerdir. Ayrıca Müze ziyaretinin ders hedeflerini edinimleriyle beraber öğrencilere; maddi ve manevi kültürel değerlerin farkına varmalarını sağlayarak bu eserleri koruyan ve geliştiren bireyler olmasında katkı sağlaması hedeflenmiştir. Müze ziyareti esnasında; geçmiş yıllara ait ders kitapları, eğitim materyalleri, tarihi doküman, yayın, kitap, dergi, rehber, broşür, katalog ve fotoğrafları incelenmiştir. Bu gezide öğrencilerin bugün ve geçmişi arasında nesneler ile bağlantı kurarak mazisini daha iyi öğrenmesiyle beraber öğrencilerin gözlem, hayal gücü, mantık ve beğeni duygularının da geliştirilmesi hedeflenmiştir.”
Sınıf öğretmenliği son sınıf öğrencilerinden Hüseyin Pelit adlı öğrenci de geziden duyduğu memnuniyeti şu sözlerle dile getirdi: “Müze gezisinde geçmişten günümüze kullanılan eğitim araçlarını görmemiz, derste işlediğimiz konularla ilgili belgeleri görmemiz konuyu daha iyi anlamamızda etkili oldu. Derste anlatılan konuyla ilgili somut belgeleri, araç gereçleri gözlemlemek hem benim açımdan hem de arkadaşlarım açısından konunun daha iyi anlaşılmasını sağladı. Konunun anlaşılmasının yanında eğlenceli vakit geçirdik. Bu müze gezisini düzenlediği için Mustafa Hocamıza teşekkür ederiz.”
Zeynep Nisa Küçük ise müze gezisinin önemini şu sözlerle dile getirdi: “Yaptığımız müze gezisiyle teorik olarak gördüğümüz konuları hem somutlaştırma hem de eğlenerek öğrenme fırsatı bulduk. Ayrıca yaptığımız geziyle hocamız bizlerde farkındalık oluşturarak kalıcı öğrenmemize katkı sağladı.”
Geziyle ilgili görüşlerini Türkçe son sınıf öğrencilerinden Yaren Azak’ta şu şekilde ifade etti: ”Türk Eğitim Tarihi dersinde yapmış olduğumuz müze gezisinde dersimize ait canlı örnekler gördük.
Dersi sınıf ortamı dışında farklı bir ortamda işlememiz çağdaş eğitime bir örnek oldu. Geçmişe ait örnekleri günümüzle ilişkilendirerek güzel bir sentez oluşturduk. Kıymetli hocamızı orada yer alan örnekleri baz alarak günümüzle ilgili örnekler vermesi verilen bilgilerin kalıcılığını sağladı. Eğitim öğretim faaliyetlerinde yapılan bu tür uygulamaların ders niteliğini artırmanın yanında ders ortamının eğlenceli hale getirdiğine de şahit olduk.” diye konuştu.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir